Bir oyunu en unutulmaz kılan, hafızalara kazıyan belki de en
önemli sebeplerden biri sağlam replikleridir. Oyunda birçok şeyi
unutabilirsiniz ama etkilendiğiniz bir replik kalır.
Bir çok unutulmaz replik var Tiyatro bünyesinde ama bazıları
gerçekten fenomen. Sizler için bazı meşhur oyunları ve unutulmaz kısımlarını derledik
- “sonrası
sessizlik… “diyerek ölür. (Hamlet) “olmak ya da olmamak, işte bütün
mesele bu” (Hamlet)
- …yar
bana bir eğlence medet, sürç-i lisan ettiysek affola (Genelde birçok
oyunun sonunda söylenen kapanış cümlelerinden)
- Halıya
basma laaaaaan. (Nejat Uygur)
- Kent:
ne bir kadına tutulacak kadar genç, ne bir kadının üzerine düşecek kadar
yaşlıyım, sadece kırk yaşındayım. (Kral Lear)
- -bir
ev dışarıdan daha soğuk olur mu ya? Bizimki oluyor işte. (Bir Demet
Tiyatro)
- Şamama
kim, sen kimsin. Herkes haddini bilsin. O hiç senin küfün mü o bir göççük
hanfendü (Keşanlı Ali Destanı)
- Korkaklar
yaşamda defalarca ölür. (ölümsüzler)
- “…seni
kurtarır ancak 7-7, o da henüz icat edilmedi.” (Ferhan Şensoy)
- O
beni seviyordu ben onu seviyordum birbirimizi seviyorduk ama simdi o beni
sevmiyooooor… Bana ne gerek sütlü börek bana ne gerek sütlü
çörek! (Lüküs Hayat)
- Yaşlanınca
ölebilir bile insan (Yangın Duası)
- berber:
Midas- Midas- Midas’ın kulakları- Midas’ın kulakları eşek kulakları !!
(Midas)
- Lady
Macbeth in çık mel’ un leke, çık! (Macbeth)
- “öyle
garip bir meşk ki aşk, en bayağı, en aşağılık şeyleri allayıp pullamaya,
yüceltmeye birebir. Eros’ u onun için mi acep kör gösterir Esatir? Kanatlı
ya, havalanır, uçar gider kafirliğine, gözünün gördüğüne değil de, aklının
estiğine.” (Bahar Noktası)
- Sen
hiç ateş böceği gördün mü? (Demet Akbağ)
- Anlatacaklarım
var! Vaaz vermek değil niyetim, duyduğumu söylemek. Söylemeye değer şeyler
duyuyorum zira. Belki hayatı daha yaşanır kılmak için ya da belki sade ama
sade anlatmak için. Sen anlat dedi tanrı bana, anlaşılsın diye değil,
hiçbir mükafat istemeden anlat. Çünkü bir mükafattır artık bir anlatıcıya
doğru düzgün anlaşılmak! Sen anlat dedi. Sen sade anlat! Umudu hatırlatsın
diye umutsuzluğu, çareye yol açsın diye çaresizliği anlat. Ders verme dedi
kimseye, çünkü hoca denmez öğrenmesini bitirene. Çırakları olan bir
çıraktır usta, olsa olsa. Sen anlat dedi bana tanrı, sen sade
anlat.“ (Altan Erkekli ağzından Yılmaz Erdoğan Sözleri – Bana
Bir Şeyhler Oluyor)
- Ah
Romeo Romeo neden Romeosun sen (Romeo ve Juliet)
- “Servet:
geçen gün bir genç adam yollamışlar bana. Oyun yazarıymış. Nerede oyununuz
dedim. Yokmuş. Artık oyunlardan konuşma kaldırılmış, öyle söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder